Eşlerin Evlilik Birliği Giderlerine Katılma Yükümlülüğü

TMK 186. maddesinin 3. fıkrasına göre, eşler evlilik birliğinin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlığıyla katılırlar. Önceki Medeni Kanun evlilik birliğinin giderlerinin erkek tarafından karşılanması ilkesini kabul etmişti. Bu ilke ve dolayısıyla bundan doğan yükümlülük kadın-erkek eşitliğini erkekler aleyhine bozmakta olduğundan, yeni Medeni Kanun mutlak eşitlikçi anlayışının bir ürünü olarak kadının da emek ve gücü oranında evlilik birliğinin giderlerine katılması yükümlülüğünü getirmiştir. Evlilik birliğinin giderlerine katılma yükümlülüğünün yerine getirilmesi sadece parayla değil, aynı zamanda emekle de olabilir. Bu nedenle eşlerden birinin, çoğunlukla kadının, evde ev işlerini yapması durumunda da bu eşin evlilik birliğinin giderlerine katılma yükümlülüğünü yerine getirdiği kabul edilecektir. Bu hükümle, dışarıda çalışmayarak ev işlerini yapan kadınların da evlilik birliğinin giderlerine katıldığı ve bu yükümlülüğü yerine getirdikleri kabul edilmektedir. TMK 186. maddesindeki bu düzenlemeyle, emeğin de evin geçimine katkı sağladığı kanunen hüküm altına alınmıştır. Ülkemiz şartlarında özellikle kadınların önemli bir kısmının ekonomik bağımsızlıklarını henüz kazanamamış oldukları düşünülürse, kanun koyucunun son derece isabetli bir düzenlemeye imza attığını söylemek yanlış olmaz. Zira uzun yıllar boyu değerlendirme dışı bırakılan ve karşılıksız bırakılan kadının ev işlerinde çalışması, çocuklara bakması, kocanın iş ve işletmesinde yardımcı olması vb. emek faaliyetleri özellikle boşanmalarda hesaba katılmak suretiyle artık kanuni bir değere kavuşturulmuş ve belirli bir geliri olmayan evli kadınların mağduriyeti büyük ölçüde önlenmiştir. Ancak Başpınar’a göre bu düzenleme emeğini ailesine hasreden eş için yeterli değildir. Emeğini ailesine hasreden eş, ayrıca sigorta ettirilmeli ve primleri de aile bütçesinden ödenmelidir. Bununla ilgili düzenleme de sosyal güvenlik kanunlarında yapılmalıdır.

SORULAR

TÜMÜNÜ GÖR
BİZE SORUN
CAPTCHA
Başa Dön