Evlilik, toplumun en temel yapı taşlarından biridir ve devlet tarafından özel bir koruma altına alınmıştır. Evlilik birliğinin korunması, eşlerin karşılaştığı sorunların çözülmesi ve evliliğin devamının sağlanması için yapılan çalışmaları kapsar.
Devlet, aile kurumunu korumak ve desteklemek amacıyla çeşitli politikalar ve hukuki düzenlemeler geliştirir. Bu müdahale, Anayasa'nın 41. maddesinde belirtilen aileye saygı ve koruma ilkesine dayanır. Ancak, devletin aileye müdahalesi, temel hak ve özgürlükleri koruyarak sınırlanmalıdır.
Evlilik birliğinin korunması, Medeni Kanun'un 185. maddesi ve devamındaki hükümlerde yer alan yükümlülüklerle sağlanır. Bu yükümlülükler, evlilik birliğinin sağlam temellere oturtulması ve mutluluğunun devamının sağlanması amacını taşır.
Evlilik birliğinin korunmasında, hâkimin eşlerin bireysel menfaatleri ile evlilik birliğinin devamı arasında denge kurması önemlidir. Hâkim, evlilik birliğinin devamını sağlamak için gerekli adımları atarken, eşlerin haklarını da göz önünde bulundurmalıdır.
Yeni Medeni Kanun, evlilik hukukunda kadın-erkek eşitliğini vurgulayarak, her iki eşin de haklarını korur. Eşitlik ilkesi, evlilik birliğinin sağlıklı bir şekilde sürdürülmesi için önemlidir ve her eşin haklarını eşit bir şekilde korur.
Eşler, evlilik birliğinin devamı konusunda sorunlar yaşadıklarında hâkime başvurabilirler. Ancak, hâkimin müdahalesi, eşlerin isteği üzerine veya gerekli görüldüğünde gerçekleşir. Bu müdahale, evlilik birliğinin devamını sağlama amacı taşır.
Evlilik birliğinin devamı için eşlere düşen çeşitli yükümlülükler bulunur. Bu yükümlülükler, evlilik birliğinin sağlıklı bir şekilde devam etmesini sağlar ve evlilik hukukunun temelini oluşturur.
Evlilik birliğinin korunması, toplumun sağlıklı bir şekilde gelişmesi için önemlidir. Bu nedenle, evlilik birliğini koruyan ve destekleyen politikalar ve hukuki düzenlemeler hayati öneme sahiptir.